Her ikisi de giderek artıyor. Diğer sorunların hemen hemen tamamı bunlara bağlı ve bu ikisi artarken diğer sorunlar da artık içinden çıkılmaz bir hal alıyor.

Yolsuzluğun olduğu bir ülkede; yargıda, vergide, gelir dağılımında adalet kalmıyor.

Atananlar, seçilenler ve danışılanlarda ehliyet ve liyakatten bahsedilemiyor.

Sağlık hizmetlerine erişim ilden ile farklılık gösteriyor.

Eğitimde fırsat ve olanak eşitliği sağlanamıyor.

İşte bütün bunların önüne geçilmesi için konuşuyoruz, yazıyoruz, çiziyoruz, olmadı bağırıyoruz. Ama öyle gelişmeler yaşanıyor ki adeta insanın kolu kanadı kırılıyor ve düzeleceğine dair hiçbir umudu kalmıyor.

Yazmaya devam etse de deşarj olmaktan başka bir işine yaramıyor insanın.

Yaklaşan yerel seçim sürecinde Ankaraya giden aday adaylarının bağajlarda para götürdüğü, çantalarında para ile dolaştıkları söylentileri dolaşıyor. Kimse reddetmiyor bu söylentileri. Çünkü herkes biliyor veya tahmin ediyor ki paranın açamayacağı bir kapı kalmamıştır artık.

Her ne kadar toplum artık bunu kanıksamış olsa da hepimizin birlikte battığını görmek gerekiyor.

Yazının devamı için tıklayınız....